Loading....
Eski Beşiktaş kayıkçılarından rivayet olunan bir kıssa anlatacağız bugün sizlere.
Hafız Osman bir gün Beşiktaş’ taki kayıkhaneye gitmek için evinden aceleyle çıkarken cüzdanını unutur. Hava fırtınalıdır. Bir kayıkçının kayığına biner, karşıya geçmeye başlar. Yolculuğun sonlarına doğru kayıkçı ücretleri ister. Herkes ücretini verirken Hafız Osman cüzdanının olmadığını fark eder. Kayıkçı ona doğru seğirttiği sırada, cebinden bir kağıt ve hat kalemi çıkartır ve “Bugün aceleden cüzdanımı unutmuşum. Onun yerine bir Vav yazayım sana. Bunu sahaflara götürürsen karşılığını alırsın.” der. Kayıkçı yüzünü buruşturur fakat bir şey demeden alır kağıdı cebine koyar. Sonrasında unutur.
Gel zaman git zaman bir gün kayıkçının yolu sahaflara düşer. Bir bakar ki sahaflarda, hüsnü hat yazılar ve dualar çok para ediyor ve çoğunlukla mezat ile satılıyor. Birden aklına, o gün adamın verdiği el yazması Vav harfi gelir. Tezgahlardan en tenhasına yanaşıp dükkan sahibine bu kağıdı uzatır ve “Ne kadar?” der. Dükkan sahibinin gözleri parlar “Hafız Osman’ın Vav’ı” der ve bir mezat başlatır. Öyle ki günün sonunda kayıkçının eline yüklü miktar da, bir haftalık kazancından bile fazla para geçer.
Bir süre sonra Hafız Osman yine karşı kıyıya geçmek için kayıkhaneye gelir ve aynı kayıkçıya denk gelir. Kayığa biner ve yolculuğun sonlarına doğru kayıkçı paraları toplamaya başlar Hafız Osman’ın yanına gelince “Efendi, sen para vermesen de olur bir Vav yaz kâfi” der. Hafız Osman kayıkçının bu tavrına gülümseyerek “O Vav her zaman yazılmaz efendi” der.
Son Güncelleme: 06/03/2019 Yazan: Bayrak Müzayede