Loading....
1842 Doğumlu Osman Hamdi Bey, 68 yıllık ömrüne pek çok eser ve başarı sığdırmış Osmanlı yöneticisi, entelektüel, sanat uzmanı ve aynı zamanda önde gelen bir ressamdı. Osman Hamdi Bey’ den bahsetmek için bir çok alandan bahsetmemiz gerekiyor. Çok yönlü bir insandı. Türkiye topraklarında müze küratörlüğünün öncüsüdür. Bugünün Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olarak bilinen, zamanın İstanbul Arkeoloji Müzeleri ve İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’ nin (Türk-i Nefise Mektebi) kurucusudur. Aynı zamanda arkeologtur.
Yunan asıllı, Sakız adası doğumlu Osman Hamdi Bey küçük yaşta yetim kalan bir Rum çocuğu idi.
Kaptan-ı Derya Hüsrev Paşa tarafından İstanbul’ a getirildikten sonra hayatı hep başarılarla dolu geçti. 14 yaşında İstanbul’ da başladığı hukuk eğitimine 18 yaşından sonra Paris’ te devam etti. Fakat resme olan ilgisi ağır bıraktığından hukuk eğitimini tamamlamadan Fransız oryantalist ressam Jean-Léon Gérôme ve Gustave Boulanger’ den eğitim aldı. Paris’ te aldığı eğitimle de birlikte günümüzün sanatsal etkinliklerine büyük ilgi gösterdi.
Daha sonra Osmanlı topraklarına dönen Osman Hamdi Bey babasının da izinden gidip önceleri yöneticilik yaptı. Yöneticiliği boyunca da sanata katkıda bulunmaya devam etti. 1881’ de Müze-i Hümayun (İmparatorluk Müzesi)’ na atandığında Türkiye’ de müze küratörlüğünün öncüsü oldu. Bu sayede Türk müzeciliğinin parlak dönemleri başladı. 1883 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi olarak bildiğimiz Sanay-i Nefise Mekteb-i Alisi’ ni kurdu. Yine aynı yıl İstanbul Arkeoloji Müzesini kurdu.
Türk sanatına kattığı en önemli başarılarından biri de 1884’ te çıkarttırdığı Asr-ı Atika Nizamnamesi’ dir. Bu sayede henüz daha gündemde bile olmayan “antik eserlerin yurtdışına çıkartılmasının yasaklanması” sorununu ortadan kaldırmış oldu.
Aynı zamanda arkeolog olan Osman Hamdi Bey’ in, Sayda’ da yaptığı kazılardan çıkardığı antik eserlerin arasında İskender Lahiti de bulunuyordu. Bugün kendisinin kurduğu İstanbul Arkeoloji Müzesi’ nde sergilenen eserler arasında, Osman Hamdi Bey’ in Nemrut Dağı, Sayda ve Lagina’ da yaptığı kazılardan çıkanlarda bulunmaktadır.
Osman Hamdi Bey’ in çok yönlü insan olmasının yanında bu yönlerin her birinde başarılı olması daonu bugünlere bu saygıyla getiren özelliklerindendi. Osman Hamdi Bey aynı zamanda çok başarılı bir ressamdı. Bahsettiğimiz Paris’te aldığı eğitimin etkisinin çok olması ile birlikte kendisi de çok yetenekli idi. Bugüne gelen eserleri her seferinde Türk resim tarihinin satış rekorlarını kırdılar. Örneğin “Kaplumbağa Terbiyecisi” tablosu 2004 yılında Pera Müzesi tarafından rekor fiyata satın alınırken, yine Osman Hamdi Bey’ in “Yeşil Cami Önü” isimli tablosu ilk tablosunun ve Türkiye’ nin rekorunu kırmıştır.
Eserleri ve getirdiği yenilikçi uygulamalarla Türk sanat tarihinde önemli yeri olan Osman Hamdi Bey’ in “Kaplumbağa Terbiyecisi” Pera Müzesi’ nde halen sergilenmektedir.
Son Güncelleme: 06/03/2019 Yazan: Bayrak Müzayede